YARATILISIN BAŞLANGICI IŞIK OLMASINA VE URANYUMUN OLUSMASI
YARATILIŞIN BAŞLANGICI IŞIK OLMASINA
RAĞMEN YARATILANLAR NEDEN FARKLI ŞEKİL,
RENK, VE TAT İÇERİRLER
Yaratılış alternatiftir.
Yaratılıştaki alternatiflik çiftleri ve
zıtları oluşturur. Artılar eksiler gibi örneğin elektron negatif,
proton pozitiftir dünya hayatı negatif ahiret hayatı pozitiftir.
Fiziksel beden negatif, ışık ve enerji beden pozitiftir.
Allah’tan uzaklaşmak negatif, Allah’a dönmek pozitiftir.
Bu alternatiflikler bir anlamda evrendeki sistemli yapının
dengesidir ve hayat kaynağıdır. Çünkü statik olan bir
evrende hayat ve hareket olmazdı. Yaratılışının gereği evren
dinamiktir.
Varlıkların yaratılışının kaynağı, Allah’ın zatından zatına
tecelliyatının ilk anlarında oluşan çok şiddetli ışık olmasına
rağmen varlıklar altı aşama geçirdikten sonra neden renkleri,
tatları ve şekilleriyle birbirlerine benzemiyorlar?
Evrende bulunan, gördüğümüz, göremediğimiz, canlı ve
cansız varlıklar, elementler, elementlerin bileşenleri ve buna
benzer tüm varlıkların yaradılışında var olan, ışıktan
başlayıp hücre oluşumuna kadar geçirdiği altı aşamada,
yapısını oluşturan bütün tanecikleri, Allah’ın bildiğimiz
doksan dokuz esmasının dışında sayısız esmasını tesbih
etmektedir.
“Göklerde ve yerde bulunan her şey Allah’ı tesbih
etmektedir. O, Azizdir, Hakimdir.”
Hadid suresi -1-“Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah’ı tesbih
etmektedir. O, üstündür, Hikmet sahibidir.”
Haşr suresi -1-
“Göklerde ve yerde olanların hepsi, mülkün sahibi,
eksiklikten münezzeh, Aziz ve Hakim olan Allah’ı tesbih
eder.”
Cuma suresi -1-“Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder.
Mülk O’nundur, Hamd O’nadır. O her şeye Kadirdir.”
Teğabun suresi -1-Yukarıdaki ayetlerde Allah (c.c), yarattığı ışıktan hücreye
ve hücrelerin oluşturduğu vücutlara, elektron taneciğinden
gezegenlere kadar, galaksilerin hatta evrenin kendisini tesbih
ettiğini açıkça beyan buyurmuştur.
O halde, yaradılışın ilk anından itibaren sonsuza yayılan
tecelliyat, sayısız tesbihatıda beraberinde başlatmış ve halen
sonsuzluk içerisinde her yapıda devam etmektedir.
Yaradılış aşamaları, sayısız tesbihatında iç içe
birleşmesiyle çeşitli renk ve şekillere bürünmüştür. Düşünün
ki; Allah’ın bildiğimiz doksan dokuz esması da dahil,
bilemediğimiz sonsuz sayıdaki esmaları da, yaradılış
anından itibaren şu yaşadığımız an’a ve sonsuzluğa kadar,
birbirinden aralık ve mesafe olmaksızın, tatlı ve itaatkar bir
ahenk içerisinde yine kendi zatını tesbih etmektedir.
Hangi varlık, Allah’ın hangi isimlerini tesbih ediyorsa o
isimlerin bilinci içerisindedir. O halde evrendeki en küçük
varlıktan en büyük varlık olan galaksilere ve nebulalara
kadar her varlık içindekilerle birlikte bilinçlidir.
Yerde, gökte ve arasında her ne kadar varlık yaratılmışsa
en küçüğünden en büyüğüne kadar her yapının, gerek ferdi
olarak gerekse varlığını meydana getiren her taneciğin
Allah’ı tesbih ettiğini, günümüzün Kozmoloji bilimi
farkında olmadan bu yapıların frekansları, salınımları ve
dalga boylarının var olduğunu tespit etmiştir. Örneğin bir
hidrojen atomunun çekirdeğinin çapı ortalama olarak 10cm’dir.
Hidrojen çekirdeğini oluşturan tek bir protonunda alt
parçacıklardan (kuark) oluşan yapısının olduğu bilimsel
olarak kabul edilmiştir. Kuark gibi fiziksel yapıların temel
parçacığının bu günkü teknikle kesin olarak ölçülebilir bir
çapı yoktur. Çünkü enerji taneciklerinden fiziksel yapıya
geçişin en küçük parçası kuarktır. Bu parçacıkların çapı
yayınlamış oldukları dalga boylarıyla yaklaşık olarak
ölçümlenmeye çalışılır.
Bu dalga boyları o parçacığın
algılanan frekansıdır, yani tesbihatıdır.
Işıktan hücrelere kadar olan yapıyı oluşturan yapı taşları
herhangi bir gezegeni veya yıldızı oluşturur. Ve o yıldız
kendini oluşturan altı aşamalı yaradılışının iç içe birleşmiş
tesbihatlarıyla birlikte kendi ferdi tesbihatınıda yapar. Bu
konu kozmolojide şu şekilde açıklanıyor :
Yıldızın kütle çekimi nedeniyle küçük bir büzülme bile
yıldızın dış katmanlarının ısınmasına neden olur. Yıldızda
dışarıya serbestçe kaçamayan ışınımın basıncı nedeniylede
dış katmanlar büyük ölçüde genişler. Yıldız yeniden
büzülmek zorunda kalır. Buda alternatif olarak yıldızda bir
dizi salınıma yol açar. Bu salınım o yıldızın tesbihatıdır.
Zaman zaman gezegenlerin zikirlerinin bu şekilde ortaya
çıktıkları ölçülmüştür.
Yaradılışın başından itibaren olgunluğa erişene kadar
geçirdiği aşamalarıyla birlikte (altı aşama) her hangi bir
temel elementin oluşumu esnasında yaptığı tesbihatları
örnek olarak işleyelim:
uranyum elementinin yaratılışı
Uranyumun yaradılışının birinci günü:
Yukarıdaki ayetlerde Allah (c.c) ‘ın buyurduğu gibi yer,
gök ve arasında ne kadar varlık varsa tamamı zerreden
küreye içerdiği altı aşamasının ayrı ayrı tesbihatının
olduğunu öğrenmiştik. Uranyum elementi atom yapısına
kadar dört aşama içerdiği için önce bu dört aşamayı
inceleyeceğiz.
Yaratılışın ilk anlarında uranyumu oluşturacak ışık
taneciklerinin Yaratıcımızın emriyle “Er Rahman” ismini
tesbih ettiğini varsayalım. Bu demektir ki, uranyum atomunu
meydana getirecek olan sayısız ışık zerrecikleri, sayısız defa
“Er Rahman” ismini tesbih ediyordur.
Şekil -2- Rahmanı tesbih eden ışık tanecikleri
Uranyum elementinin ikinci günü(aşaması)
Uranyumu oluşturan ikinci aşama enerji taneciklerinin
yaratıldığı gündür. Bir enerji taneciği trilyonlarca ışık
taneciğinin bir araya toplanarak oluşturduğu yapıdır.
Bu demektir ki trilyonlarca Rahman ismi de bir araya
gelecek, bir tek ışık taneciğini oluşturacaktır. Bu oluşum
aynı zamanda uranyumun yaratılmasında esmalar zincirinin
başlangıcıdır. Her enerji taneciğini birer enerji topuna
benzetecek olursak, bir enerji taneciğinin iç yapısı
trilyonlarca Rahman ismini tesbih etmektedir. Bununla
beraber enerji taneciği de ferdi olarak Allah’ın bir başka
esmasını tesbih etmeye başlar.
Yukarıdaki şekilde enerji taneciklerini görmekteyiz.
Enerji taneciği kendi iç tesbihatıyla beraber ferdi olarak
El Alim ismini zikrettiğini varsayalım. Bir cam küre
düşünün, bu cam kürenin içini Rahman ismini zikreden cam
bilyelerle tıka basa doldurduğumuzu farz edin. Cam bilyeler
kürenin içinde Rahman ismini tesbih ederken, cam kürede
bu esnada ferdi olarak El alim ismini tesbih etmektedir. Yani
buraya kadar iki esma tek bir yapıda gibi iç içe tesbih
etmektedir.
Uranyum elementinin üçüncü günü(aşaması):
Uranyuma doğru yaradılış devam etmektedir. Bu
aşamada trilyonlarca ışık taneciği, trilyonlarca Er Rahman
ismini tesbih ederek bir tek enerji taneciğini oluşturmuştur.
Trilyonlarca enerji taneciği de kendi içlerinde Er Rahman
ismini tesbih ederek ve ferdi olarak ta trilyonlarca El Alim
ismini tesbihe devam ederek bir araya toplanırlar bir tek
balçık (kuark) taneciğini oluştururlar. Bununla beraber,
balçık taneciği de vücuda gelince başka bir esma tesbih
etmeye başlar. İlahi yaradılış sıralaması budur.
Balçığın yaratılması esnasında trilyonlarca Er Rahman
ismin tesbih eden ışık tanecikleri, trilyonlarca defa
katlanarak yine trilyonlarca El Alim ismini tesbih eden
enerji taneciği de bir tek balçık taneciğinin içine
yerleştirilmiştir. Bu arada balçık taneciğinin de ferdi olarak
El Hakim ismini tesbih etmeye başladığını farz edelim.
Yukarıdaki örnekte verdiğimiz cam kürenin içindeki
trilyonlarca cam bilye Er Rahman ismini tesbih ediyordu.
Trilyonlarca içi Er rahman ismini tesbih eden ferdi olarak
kendisi El Alim ismini tesbih eden cam kürelerin daha
büyük bir cam kürenin içine dolduralım. En içteki ışık yapı
Er Rahman ismini, onun üstündeki enerji yapı El Alim
ismini, onun üstündeki balçık yapıda El Hakim ismini tesbih
etmektedir.
Şöyle bir örnek verecek olursak, bu yapı küresel bir buz
parçası gibidir. Buzu oluşturan yapıyı incelersek, suyun gaz
hali Er Rahman ismini tesbit etmektedir. İkinci aşamada
suyu oluşturan trilyonlarca gaz molekülü su haline geçtikten
sonra El Alim ismini zikretmeye başlar. Suyu dondurursak
buz halinin de, El Hakim ismini tesbih ettiğini varsayalım.
Ortaya çıkan durum iç içe El Hakim, El Alim ve Er Rahman
isimleri aynı buz parçasının yapısında tesbihatına devam
ederler.
Bu arada bu esmalar zinciri üçüncü aşamaya kadar
uranyum oluşumunu ilham olarak almıştır. Üç ayrı isim bir
sonraki aşamada nasıl ve kaç adet elektron, proton ve
nötronları oluşturacaklarının bilincine varmışlardır.
Yaratıcıya, oluşum halindeki uranyumun yapısı ışıktan
enerjiye, enerjiden balçığa her yapı harfiyen itaat etmektedir.
Artık elementin şekil almaya başladığı yapı ilk halini almaya
başlamıştır. Bununla beraber bilinci de artmıştır. Bu
aşamadan sonra uranyumun elektronunu, protonunu ve
nötronlarını hangi esmaların tesbihatı oluşturacaksa ilahi
dizaynla balçık yapı ilham aldığı sıralamayı takip eder.
Uranyumun dördüncü günü (aşaması)
Uranyumun yaratılmasının dördüncü aşamasında
uranyumu oluşturan ışık yapı ve tesbihatı Er Rahman ismi
Trilyonlar x trilyonlar x trilyonlarca sayıya ulaşmıştır.
Uranyumun enerji yapısı ve tesbihatı El Alim ismi trilyonlar
x trilyonlarca olmuştur. Şimdide trilyonlarca El Hakim
ismini tesbih eden balçık (kuark) tanecikleri sırasıyla
protonu, nötronu, elektronu, yani uranyum atomunu
meydana getirecek tekmil yapıyı oluşturacaktır. Bu aşama
aynı zamanda evrenin yaratılışının da dördüncü aşamasıdır.
Bu esnada evren gaz halini almıştır. Bu oluşum, Kuran-ı
Kerim’de “duman halindeki gök” tabiri ile ifade ediliyor.
Artık gezegenlerin, gezegenleri meydana getiren tüm
elementlerin, göğün ve arasındakilerin ayrılma, oluşma ve
olgunlaşma vaktidir. Burada tecelliyat tecelli sahibine tam
ve kusursuz itaat halindedir. Yaradılışın bu aşamasında
yapıların bilinçleri olgunlaşmaya devam ederken tesbih
ettikleri esmaların ve tesbihatlarının sayıları da rakamlara
sığmamaktadır.
Uranyumun bu aşamasında trilyonlarca balçık taneciği
kendini oluşturan sayısız iç içe tesbihatlarıyla birlikte El
Hakim ismini tesbih ederek bir adet protonu oluştururlar. Bu
bir İlahi dizayndır.
Proton vücut kazanınca kendi yapısına pozitif bir
aktivite kazandıran Allah’ın ilham etmesiyle aldığı esmayı
tesbih etmeye hak kazanır. Oluşumunu tamamlayan
protonun “El Cami” ismini tesbih etmeye başladığını
varsayalım.
Aynı anda iç içe sayısız tesbihatlarıyla birlikte vücut
kazanan proton taneciği El Cami esmasını tesbih etmeye
başlar.
Bu defa trilyonlarca balçık tanesi yine iç içe tesbihat
zincirleriyle birlikte almış olduğu ilahi ilhamla bir adet
nötron taneciğini oluştururlar. Nötron taneciği vücut
kazanınca misal olarak El Veli ismini tesbih etmeye başlar.
Yine aynı sıralamayla trilyonlarca balçık taneciği bu defa
almış oldukları ilahi ilhamla bir araya gelerek elektron
taneciğini oluştururlar.Vücut kazanan elektron taneciği ferdi
olarak kendisine verilen esmayı tesbihata başlar. (misal
olarak El Kadir esmasını tesbih etsin.
Bununla birlikte yaratılışın gereği olan alternatiflik te
tamamlanmış olur. Proton pozitif, nötron yüksüz, elektronda
negatif yüke,yapmış oldukları tesbihatlarından almış
oldukları ilahi kudrete göre sahip olurlar.
Uranyum oluşumu sıralamasında ışıktan protona,ışıktan
nötrona, ışıktan elektrona kadar yaradılış sıralamasında
balçık yapıya kadar üç değişik esmayı tesbih ederler. Balçık
yapıdan sonra vücut kazanan elektron, proton, nötron ferdi
olarak iç yapılarında aynı esmaları tesbih ederken, tek
başlarına üç ayrı esmayı tesbih etmeye başlamalarının
sebebi; uranyum atomunu oluşturmak için elektron, proton
ve nötron sayılarının kaçar adet olacağının ilhamını bu
esmalardan almalarıdır. Bu esmalar sıralaması uranyuma
238 elektron, 238 proton ve 238 nötron kazandırır ve
uranyum elementi evrendeki yerini alır.
Diğer elementlerin yaratılışında da aynı sıralama, her
aşamasında ayrı ayrı esmaları tesbih ederek vardır. Bu
sıralamalar beşinci ve altıncı günlerde atomların birleşerek
molekülleri oluşturmasıyla birlikte, moleküllerinde hak
kazandıkları esmaların tesiriyle vücuda gelecek her türlü
yapının, hava, su, toprak, meyveler, sebzeler v.s. nin, renk,
biçim, koku, tat gibi özellikleri bu moleküllerin yapılarında
bilgi olarak bu aşamada kaydedilmiştir. Bu bilgiler son
aşamada yani altıncı günde hücrelerin içlerine yerleşirler.
Dördüncü aşamada atomun yaradılışı ışıktan
kuarka(balçık) trilyonlarca esmanın tesbihatıyla
tamamlanmıştır.