Duha Suresi ve Bize Anlattıkları

21.09.2015 14:17

Duha Suresi 

ve 

Bize Anlattıkları

Ve vecedeke dâllen fe hedâ (Duhâ suresi 7. ayet)

Bakın!

O kadar abes ki Allah’u Teâlâ’nın peygamberinden haberi yok, peygamberin Allah’u Teâlâ’dan haberi yok. Güya şurada bir yetim var buna sahip çıkalım diye bir mana çıkarıyorlar. Burada hâşâ hem Allah’u Teâlâ’yı bir insan konumuna indirip insan gibi düşündürüyorlar hem de bir peygamber yetim kalmış ortada yani sahibi yok sahipsiz manasında, bir diğer ayeti daha vahim. Diyor ki “Ve vecedeke dâllen fe hedâ.” Seni yolunu şaşırmış bulup doğru yola getirmedi mi?

Şimdi yaratılıştan bilen bir peygamber daha doğar doğmaz hemen kelimeyi şahadet getiren bir peygamber. Direkt daha doğduğu an kelim-i şahadeti getiren bir peygamber. Buna sen kalkıp da böyle bir meal nasıl verebilirsin. Yolunu şaşırmış bulup da efendim düzeltmedik mi? Lafa bak! Manaya bakıyorsun bu değil. Hatta orada bir nasihat da var yetimi azarlama gibilerinden güya Hz. Peygamberimiz (sav) yetim azarlıyor hâşâ böyle bir yapıya sahip ama biz İslam’a israiliyat yamamışlar dedik ya; sanki Yahudiliğin bir mezhebi gibi yapmışlar, İslam’ı bugüne kadar o şekilde anlattılar.

Hıristiyan inancında olduğu gibi Allah’u Teâlâ cennette oturan büyük lord öyle derler veya büyük baba ötekiler onun evlatları orada o insan gibi düşünüyor ve peygamberi de aciz hâşâ. Bu görüntüyü vermeye çalışmışlar. Oysa biz bu manaya çok üzülüyorduk. Üzülürken bu üzüntümüz zirveye çıktı niye böyle diye?

Aslında mana o şekilde değil hani biz diyoruz ya Kur’anla insan ikizdir kardeştir diye. Hatta eski sohbetlerimizde dedik ki Kur’an’la arkadaş olun. O gelsin size kendi hakikatlerini anlatsın. Kendi içindeki derinliklerini, kendi içindeki o mücevherlerini ortaya döksün. Duhâ suresi ile kısa bir sohbetimiz oldu, onun bizim kulağımıza anlattıklarını o gün biz size anlattık. Geçen gece yine Duhâ suresi ile haşir neşir iken gördük ki buradaki hitap Resulullah’a değil,  Duhâ suresinin hitabı O’nun aynasından ahir zamanda yetişecekleredir. Bazılarımızın içinden geçiyor ya bu 7 milyar insandan bula bula ben mi?

Öyle değil işte orada Allah’u Teâlâ diyor ki: “Biz seni böyle yetim bulduk” yani ilimlerden habersiz olunca yetim oluyorsun, sahipsiz oluyorsun. Yetimin bir manası da budur. Biz seni yolunu şaşırmış bulup da düzeltmedik mi? Ha sizleri yani ahir zamanda gerçek imana gelenleri, Allah’u Teâlâ’yı bilme yolunda ilerleyenleri, Allah’u Teâlâ’yı kalp âleminde her an muhafaza edenleri, Allah’u Teâlâ’nın da kendilerini muhafaza ettiği kimselere Allah’u Teâlâ öyle diyor. Diyor ki: “Biz sizi bu şekilde bulduk fakat düzelttik.” Bu şekilde de siz bize gelen yolda tereddütsüz ilerleyin. Ahlakınızı ona göre çevirip belli bir nizam ve intizam içerisine sokun ve ilmen kendinizi donatın.

Oradaki hitaplar ahir zamanda Hz. Peygamber Efendimize (sav) inanan ve ona kardeş olan her kimseye ayrı ayrıdır. O ayetler size hitap ediyor, o Hz. Peygamber Efendimize (sav) hitap etmiyor. Oradaki muhatap Hz. Peygamber Efendimiz (sav) sadece tebliğcisidir. Ama hal O’nun hali değil, hal ahir zamandaki bizlerin halidir. Hatta o günden bu güne gelen bizlerin hali ama o gündekiler bunu böyle anlamadılar. Biz bu zamanda bunu bu şekil de anlayacağız. Hani bizler ilmen yetimdik, doğru mu? Doğru. Yolumuzu da şaşırmıştık. Çünkü hangi yolda gideceğimizi bilmiyorduk. Ama Allah’u Teâlâ bizi taa Elest gününde seçtiği için o ayetleri bize onun için gönderdi. Bu bize Duhâ suresinin kendi anlatımıdır. Bunu da size haber vermiş olayım. Başka manaları da var onları da bir gün açıklayıp yazacağız inşallah. 

Tekrar ediyorum!

Oradaki muhatap Hz. Peygamber Efendimiz (sav) değildir. Çünkü Allah’u Teâlâ’nın Hz. Peygamber Efendimiz (sav) ile öyle bir bağları var ki tabiri caizse hani derler ya etle kemik gibidir. Bu bir zahir anlatım ama batın manada baktığınız zaman Allah’u Teâlâ ile Resulullah Efendimiz (sav) bütün isimlerinde birbirleri ile cem olmuştur. Birleşmiş bir vaziyetteler. Onun için noksansız peygamberdi. Eksiksiz, noksansız, hatasız öyle bir peygamberdi ilimlerin de zirvesinde olan bir peygamberdi. Diğer peygamberlerde ufak tefek hatalar oluşmuşsa da Hz. Peygamber Efendimizin (sav) mahzunluğu, günahsızlığı yani eksiksizliği anlamındadır, zirve yapmıştır ve en son noktasına çıkmıştır. Yaratılmış insanların en mükemmeli pozisyonunda olan bir peygamber olduğu için oradaki hitaplar Duhâ suresinin hitabı: “Biz orada O’na hitap etmiyoruz. Biz burada sizlere hitap ediyoruz.” şeklindedir.

Hz. Peygamber Efendimizin (sav) izinde gidenleredir, bizim hitabımız. Onlarla biz cem oldukça, bizi anlayanlar ile biz iç içe cem oldukça, biz kendimizi anlattıkça bizim derinliklerimizdeki diğer halleri diğer manaları da beraberinde anlarlar inşallah. Diye bir ifadesi de oldu. 

Selam ve Dua ile kalın (Alıntı)

C.İskenderoğlu